top of page
  • Yazarın fotoğrafıberkesarpas

Siz Süpermen Değilsiniz

İnternetin hızı ve kullanımı yaygınlaştıkça, hükümetlere karşı olan güven de dünya genelinde azalıyor dostlar. Ekonomist Sergie Guriev, Nikita Melnikov ve Ekaterina Zhuravksava dünya çapında internet hızının ve kullanımının artış oranlarını araştırma şirketi Gallup’un ilgili bölgelerde hükümetlere olan inancın ölçümüne ilişkin gerçekleştirdiği anket sonuçlarıyla ilişkilendirmeyi başardı. Sonuçlar şaşırtıcı. Bir ülkedeki internet kullanıcılarının adedi arttıkça ve 3G bağlantı hızı da yaygınlaştıkça o ülkede toplumun hükümete karşı olan inancı otomatikman bir miktar zayıflıyor. Bu oran ilgili ülkenin basılı medyasının hükümet tarafından kontrol edilmesi halinde ise katlanarak artıyor.


1941 yılından bugüne dünya çapında özgürlük araştırmaları yürüten “Freedom House” isimli kuruluş ülkeleri özel bir endeks dahilinde basın özgürlüğüne göre skorluyor. Araştırmalara göre bir ülke düşük basın özgürlüğüne karşılık yüksek internet hızına ve kullanıcı adedine sahipse işte o ülkede hükümete karşı olan inanç da otomatik olarak hızla zayıflıyor. Türkiye 4,5 G bağlantı hızı ve %75 internet penetrasyon oranı internet altyapısı hayli gelişmiş bir ülke. Diğer taraftan Freedom House basın özgürlüğü endeksine göre ise 201 ülke içerisinde maalesef ki 163. Sırada. Yani basının özgür addedilmediği bir ülke statüsünde. İşte bu iki uç yani yüksek internet kullanımı ve hızı ile düşük basın özgürlüğü skoru bir araya geldiğinde de o ülkede halkın hükümete olan inancı katlanarak düşüyor. Yasaklı medyada konuşulamayanlar internetin uçsuz bucaksız köşelerinde 4,5G hızında tartışılıyor. Bunu engellemenin yollarından birisi interneti de kesmek. Mesela basının hükümetler tarafından yönlendirildiği ve internetin de kontrol altında tutulduğu az adetteki ülkede hükümete karşı olan inanç hayli yüksek. Buna örnek verilebilecek ülkelerin başında da hiç şüphesiz Kuzey Kore geliyor. Ülkede internet yasak ve sadece birkaç üniversitenin yüksek güvenlik önemleri altındaki 2-3 adet bilgisayarında kontrollü olarak kullandırılıyor. Aynı şekilde sadece belirli devlet büyükleri internete erişebiliyor ve tüm ülkede sadece hükümet tarafından sunulan Kwangmyong isimli bir intranet yani dışarıya kapalı özel bir internet sistemi kullanılıyor. Tabi buradaki içerik de haliylen Pyongyang tarafından kontrol ediliyor. Ancak elbette içinde bulunduğumuz çağda da toplumu internetten bu denli izole edebilmek artık hemen hemen imkansıza yakın. Kuzey Kore de bu şimdilik başarılabiliyor çünkü ülke 1953 yılından bu yana yani internetin keşfinden ço öncesinden beri diktatörlükle ve “kendine yeterlilik” ilkesiyle dışarıya tamamen izole biçimde yönetiliyor. İnsanların büyük bölümü adeta Avustralyalı Aborjinler ya da Amazon’daki Piraha kabilesi gibi doğduklarından bu yana kendilerinden başka bir dünyanın varlığını doğru düzgün bilmeden yaşıyorlar. Yöneticilerinin yarı tanrı olduğunu zannediyorlar çünkü öyle öğretilmiş. Yurt dışına çıkışları bile yasak. Aksi taktirde zaten böyle bir izolasyon mümkün olamazdı. Örneğin, son seçimlerde Belarus da yaşananlara bir bakalım. Seçimler sürecinde hükümet tarafından internete ağır sansür uygulanan Belarus’da Telegram’da açılan basit bir haber kanalına 2 milyondan fazla kişi abone oldu ki bu ülke nüfusunun yaklaşık beşte birine eşit.


Görünen köy kılavuz istemez. Devir şeffaflık devri. Taraftar toplamak ve kitlesel desteği arkanıza almak istiyorsanız eğer o zaman yapabileceğinize yegane şey de doğru işleri yapabilecek liyakat sahibi ekiplere alan açmak ve bu işlerin herkes tarafından özgürce tartışılabilmesine de olanak tanımak. Eleştiriyle barışmak ve hatta eleştiriyi özellikle talep etmek. Ben hatasızım hata çevresel koşullarda, dış mihraklarda, muhalefette filan demek yerine bende diyebilmek, insan olduğunu, hatasız kul olamayacağını bilmek ve bununla sevilmeyi ve kabul görmeyi beklemek. Yaptığınız ve yapamadığınız her şeyi çevrenizle paylaşın, kendinizi eleştirin, eleştiri talep edin, yardım isteyin, alçakgönüllü kalın ve sınırlarınızı kabul ettiğinizi herkese açıkça gösterin. Sonuçta Süpermen değilsiniz! Değilsiniz değil mi? Gereğini yapın o zaman. Görüşürüz. #gereğiniyap #farketfarkyarat #şeffaflık #basınözgürlüğü #alçakgönüllülük

11 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page