top of page
  • Yazarın fotoğrafıberkesarpas

Robot Hakemler

Sosyal medyada biriken datalarımız robotların elinde mi daha güvende yoksa insanların elinde mi? Özgür ve demokratik iletişimin önünü açan sosyal medyada neyin paylaşılıp paylaşılamayacağına insanlar mı karar vermeli yoksa robotlar mı?


Bugünlerde sosyal medyanın bekçiliğini insanlar değil yüzde doksan oranında robotlar yapıyor. Telifli içerikler, yalan ve nefret yayan söylemler, 18 yaş altı pornografik içerikler insanların görmesinden çok öncesinde yapay zeka tarafından tespit ediliyor ve derhal engelleniyor. Dile kolay; Facebook bu şekilde her gün 17 milyon dolayındaki sahte hesabı tespit ediyor ve bunları otomatikman siliyor. Twitter son 6 ayda 2.9 milyon dolayındaki Twitt’i sildi. Youtube geçen çeyrekte 11.4 milyon adet video içeriği sildi ki bu arada Youtube internette en fazla sorunlu içeriğin silindiği mecra olma özelliğini taşıyor. 2016 ve 2017 yıllarında kaldırılan içeriklerin kaldırılma sebeplerinin başında ilgili içeriğin ülkelerin ulusal güvenliklerini tehdit etmesi geliyordu ancak 2019 ve 2020’de birinci sebep telif ihlali halini aldı.

Aslında Facebook’un, içerikleri kontrol eden dünya çapında 35.000 dolayında insan moderatörü var ancak yapay zeka tüm bu insanların hepsinden daha hızlı çalışıyor ve sorunlu içeriklerin %90’ını anında tespit ederek engelliyor. Bu filtreleme işleminin insandan ziyade robotlar tarafından yapılmasının en büyük getirisi ise hızlı oluşunun yanında şeffaflığı. Salt verilerle hareket eden robotların engelledikleri içeriklerle belirli bir zümreyi kayırması duygusal zekaya sahip insanın bunu yapma ihtimalinden çok daha düşük. Diğer taraftan konunun bir de gözden kaçan psikolojik boyutu var tabi. Facebook geçen yıl Mayıs ayında 11.250 adet moderatörüne tam 52 milyon dolar ödeme yaptı. Neden mi? Sebebi bu moderatörlerin sorunlu içerikleri incelemek zorunda kalması neticesinde gördükleri karşısında travma yaşamaları ve psikolojilerinin bozulması.


İnternette her gün devasa bir temizlik operasyonu yürüyor dostlar. İçeriklerin %90’ı robotların kontrolünde. Yani neyin yayınlanıp yayınlanmayacağına karar veren aslında onlar. Ancak bir diğer taraftan reklam verenlere reklam satmaktan, bir reklamı olabildiğince çok kez görüntületerek bulunduğu platforma para kazandırmaktan da sorumlu olan yine robotlar. Ancak insanlardan farklı olarak robotun hacklenmediği müddetçe manipüle olması hayli zor. Çünkü temelde bir robot neye programlandıysa onu yapar. Torpil geçmesi ya da adam kayırması için ya hacklenmesi gerekir ya da zaten en baştan buna programlanmıştır. Yasalar gereği buna programlı olan bir platformun zaten çoğu ülkede faaliyetine izin verilmez. Hacklenmesi ise bir risktir elbette ancak insanın rüşvet ya da kötü niyetle yolsuzluk yapmasından ya da tiranlaşarak yozlaşmasından çok daha düşük bir ihtimaldir. Zaten buna çoğumuz inanıyoruz ki bugün datalarımızın robotlardan ziyade insanların eline geçmesinden daha fazla endişe ediyoruz. Çünkü robotlarda biriken tüm data karmakarışık ve bunu anlamlı hale getirebilen de aslında yine robotun kendisi. Yani bir robotun yaptığını bir başka robot tercüme ediyor ki insan gerçekte neler olup bittiğini tam olarak kavrayabilsin. Dolayısı ile datasetler arttıkça veriler komplikeleşiyor ve böylece konular insanların müdahalesinden de uzaklaşıyor. Böylece bizler de zaman geçtikçe robotların kararlarına insanların kararlarından daha fazla güvenir hale geliyoruz. Robotun hakemliğini daha geçerli görüyoruz. Hatta öyle ki sırf bu sebepten sosyal medyanın ücretli olması gerektiğini düşünenler bile var.


Mesela Instagram ücretli olsa, istediğimiz zaman burayı terk edebilsek ancak giderken de kendimize ait tüm komplike data setlerimizi de beraberimizde götürebilsek sonra onu da mesela tercih edeceğimiz yeni bir sosyal medya platformuna set olarak yükleyerek tüm kullanım alışkanlıklarımızı oraya taşısak ve paylaşımlarımıza da komple oradan devam ettirsek, sizce bu güzel olmaz mıydı?


Bakın dikkat ederseniz bu önermeye uyduğumuzda aslında data setlerini sadece bir robottan diğerine taşımış oluyoruz ancak temelde değiştirdiğimiz şey o robotları yöneten insanlar oluyor. Yani, insanları ve şirketleri değiştirmeyi düşünüyoruz ancak dikkat ederseniz robotlar sabit kalıyor. Biz robotları değil onları programlayanları ve yönlendirenleri değiştirmeyi seçiyoruz.


Bugün Mark Zuckerberg’in sahibi olduğu Instagram’ın bir rakibi çıkamıyor çünkü hiçbir girişimci onca datayı sıfırdan işleyebilecek maliyeti üstlenmeyi göze alamıyor. Bu da hepimizin Zuckerberg’in adil ve dürüst kalacağına ve robotlarını da adil kararlar almak üzere programlayacağına inanmaya mahkum ediyor çünkü onu strese sokabileceği bir rakibi yok. Aynı şekilde Zuckerberg ve Dorsey'in kongre baskını sonrası Trump'ın hesaplarını kapatmasına tüm kesimlerden eleştiri yağdı. Kimin konuşup kimin susacağına artık Zuckerberg ve Dorsey'mi karar verecek?

Bu düzen değiştirilebilir. Mesela sosyal medya platformları çok rahatlıkla ücretli birer bulut sisteme dönüştürülebilirler. Neticede aslında her birisi zaten fotoğraflarınızı, videolarınızı ve yazılarınızı yüklediğiniz birer bulut platform. Sosyal medya şirketleri datalardan kazandığı para olmadan ayakta kalamaz ve bu sebepten de kimse bu işe girmek istemez diyorsanız da bence gelin bunu tekrar düşün. Bugün Microsoft tüm gelirlerinin 1/3’ünü bulut bilişim hizmetlerinden elde ediyor. Öyle ki firmanın buluttan kazandığı para Windows programı ve sahibi olduğu Linkedin plaformunun gelirlerinin toplamından bile daha fazla. Benzer şekilde Amazon AWS altyapısı ve Google Workspace sistemi ile bugün bulut üzerinden çok ciddi gelir elde ediyorlar. Aynı mantıkla sosyal medya şirketlerinin kullanımı da ücretli olsa, böylece bulut gelirleri bu firmaların da ana dayanağı haline gelse ve datadan para kazanmasalar, hem robotlar reklamcılığı çok daha şeffaf yönetir, hem tekelleşmenin önüne geçilir hem de içerikler çok daha hızlı biçimde filtre edilebilir.


En önemlisi de datalarımızın kontrolü bizde olur. Siz bunları bir düşünün ve bu fikri de çevrenizde lütfen yaygınlaştırın. Bakarsınız gün gelir hep birlikte sosyal medyanın o dev tekel şirketlerine karşı internetten hep birlikte sesimizi yükseltir ve gereğini yaparız. #tekelleşme #datagüvenliği #bulutsistemler #farketfarkyarat #gereğiniyap #berkesarpaş

7 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page